Tarih: 14.10.2022 13:19

Görgöz; Halkı susturmaya yönelik girişimle karşı karşıyayız

Facebook Twitter Linked-in

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Afyonkarahisar İl Başkanı Yalçın Görgöz, “saray iktidarı, Cumhuriyetimizin ilk yüzyılının son yasama yılını bir sansür ve otosansür yasası teklifiyle açtı. Ülkemizde demokrasinin, hukukun, eşitliğin ve özgürlüğün yeniden tesis edileceği 2023 seçimleri yaklaşırken; muhalefeti, basını, sivil toplumu ve halkı susturmaya yönelik yapılan yeni bir girişimle daha karşı karşıyayız” dedi.

 

Mecliste kabul edilen yasa teklifi ile ilgili Afyonkarahisar Kent Meydanında partililerle bir basın açıklaması yapan Başkan Görgöz, yasanın baştan aşağı sansür ve otosansür teklifi olduğunu ifade ederek, “Seçimler yaklaştıkça iktidarını kaybedeceğini anlayan Saray’ın, içinde bulunduğu korku ve acizliğin boyutunu göstermektedir” dedi.

İktidar milletvekillerince hazırlanan 40 maddelik yasa teklifinin, AKP ve MHP’nin oylarıyla dün gece meclisten geçtiğini belirten CHP İl Başkanı Yalçın Görgöz, konuşmasında şu ifadelere yer verdi:

*   Bu yasayla, başta düşünce ve ifade özgürlüğü olmak üzere, temel hak ve özgürlüklerin, gazeteciliğin ve basın özgürlüğünün altına son bir kez daha dinamit koymuşlardır.

*   Öyle ki, teklifin 29. maddesiyle, “Halkı Yanıltıcı Bilgiyi Alenen Yayma Suçu” diyerek sınırlarının ve içeriğinin ne olduğu belirsiz yeni bir suç tanımı yapılmaktadır. Muğlak ve ucu açık ifadelerle, Saray yargısına ve iktidar partisinin bürokratlarına hangi bilginin halkı aldatmaya, korku ve endişe yaymaya yönelik olduğunu belirleme yetkisi verilecektir. Aynı zamanda sosyal medyada yapılan eleştiriler de, “dezenformasyon” olarak yaftalanabilecektir.

*   “Hangi haber halkta korku ve endişe yaratır, hangi paylaşım kamu düzenini tehdit eder” sorusunun yanıtı ise yasa teklifinde yoktur. 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası getirilen bu muğlak suç tanımının kapsamı, Saray talimatıyla hareket eden yargı mensuplarının ve iktidar partisi bürokratlarının inisiyatifine bırakılmıştır.

*   Buradan soruyoruz:

- TÜİK’in açıkladığı enflasyonun gerçeği yansıtmadığını, Türkiye’de gerçek enflasyonun çoktan üç hanelere ulaştığını söyleyen bir sosyal medya kullanıcısı, dezenformasyon mu yapmış olacaktır?

- “8,5 milyon insanımız işsiz, insanlar iş arama ümidini kaybediyorlar, işi olanlar da açlık sınırının altındaki asgari ücretle çalışıyor” demek yalan haber yaymak mı sayılacaktır?

- Kamu ihalelerinin, sözde pazarlık yöntemiyle beşli çetelere, adrese teslim verildiğini, halkın sırtından milyarlarca dolarlık yağma yapıldığını ortaya çıkaran gazeteciler suçlu mu sayılacaktır?

- “128 milyar dolar nerede?” demek, kamu barışını bozmak mı demektir?

- “Ormanlarımız yanıyor, uçaklar neden kalkmıyor?” diye sorgulamak, halkı paniğe sevk etmek mi sayılacaktır?

*   İktidarın niyeti bellidir. Saray rejiminin ülkemizde yarattığı ağır ekonomik buhranı, yüksek enflasyonu, hayat pahalılığını, işsizliği, yoksulluğu, yolsuzlukları ve kurumsal yıkımı dile getirmek suç kapsamına alınarak, yurttaşlarımız susturulmak istenmektedir.

*   Bugün herkesin açıkça bildiği gibi, ülkemizde yıllardır kendi siyasal çıkarları uğruna dezenformasyon yapan, halka yanıltıcı bilgileri yayan iktidarın bizzat kendisi ve kontrol altında tuttuğu, Saray’dan yönetilen havuz medyasıdır.

*   Sansür yasası, halkın temel hak ve özgürlüklerine yönelik bu ağır saldırıyla da sınırlı değildir.  

*   Kendi yandaşlarına bol bol ilan verirken, muhalif yayın organlarını yok sayan ve adeta Basın İnfaz Kurumu’na çevrilen Basın İlan Kurumu, gazetelere ve internet haber sitelerine ceza verme yetkisiyle donatılacaktır. Basın İlan Kurumu, tıpkı televizyon ve radyolar üzerinde kılıcını sallayan RTÜK gibi, yazılı ve dijital medyanın celladı haline gelecektir.

*   Yasa, sosyal medya platformlarına ilişkin düzenlemeyle, halkın temel haberleşme ve haber alma kaynaklarını kullanılamaz hale getirmeye kadar gidebilecek geniş sınırlama yetkileri içermektedir.

*   Bu yasa, sınırlı kaynaklarıyla gazeteciliği dinamik bir şekilde yaşatma mücadelesi veren yerel yayın organlarının büyük darbe almasına neden olacaktır.

*   Bir kez daha söylüyoruz: Meclisten geçirilen bu yasa teklifi, baştan aşağı sansür ve otosansür yasasıdır.

*   Cumhuriyet Halk Partisi olarak, otoriter Saray rejiminin baskı politikalarına, korku iklimini ülkede hakim kılmaya yönelik çırpınışlarına asla boyun eğmeyeceğiz!

*   Ülkemizin gerçeklerini, halkımızın sorunlarını ve hakikati her yerde haykırmaktan asla vazgeçmeyeceğiz.

*   Sizin faşizan uygulamalarınız, baskılarınız bizi yıldıramaz. Asla yıldıramayacak.

*   Saray’a buradan sesleniyoruz: Halkı, basını ve basın emekçilerini susturmayı başaramayacaksınız!

Çok az kaldı.

*   Mesleğini onuruyla yapan gazeteciler ve baskılara boyun eğmeyen halkımız susmayacak, susturamayacaksınız!

*   Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında, baskıcı ve otoriter politikalarınızla yok ettiğiniz demokrasiyi ve hukuku ülkemizde mutlaka yeniden kuracağız!

*   Başta düşünceyi ifade ve basın özgürlüğü olmak üzere, tüm temel hak ve özgürlükleri yaşatan bir düzeni inşa edeceğiz!

*   Sansür yasalarınızla gizlemeye çalıştığınız ekonomik buhrana, pahalılığa, yolsuzluklara, vurgunlara, servet transferine son vereceğiz!

*   AKP Genel Başkanı, “Bu yasanın çıkışıyla beraber bunları frenleyeceğiz ve gereği de neyse onu da yapacağız” diyor.

*   Biz de diyoruz ki, gerekeni sandıkta halkımızla birlikte biz yapacağız.

Ne diyordu Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK; “Fikirler zorla ve şiddetle, top ve tüfekle asla öldürülemez" 

Bunu siz de öğreneceksiniz. Gidiyor gitmekte olan haramilerin saltanatı, geliyor gelmekte olan halkın iktidarı.

 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —
google-site-verification=fbYrMdn3Hyi0caRejTjzseDQOCgT9wF5nMcdT4_yxLI