Edirne Müzesi kurucularından Necmi İğe’nin dünyaya geldiği, aynı zamanda geçmişte devletin önde gelen isimlerinin konakladığı ev, restorasyon çalışmalarının tamamlanmasının ardından Necmi İğe Evi Etnografya Müzesi olarak hizmet vermeye başladı. Trakya Kalkınma Ajansı destekleriyle Edirne Valiliği koordinasyonunda Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’na bağlı olarak tamamlanan Necmi İğe Evi Etnografya Müzesi’ ziyaretçileri geçmişe götürüyor.
Balkanlar, Rumeli ve bölgemizin düğünlerinin tüm öğelerini içinde barındıran Necmi İğe Etnografya Müzesi’nde talikadan, düğün yemeği yapan kadınlara, kız istemeden kına gecesine, damat tıraşından düğün alayına, kurşun dökme sahnesinden, ailece yemek yenilen sahneye kadar birçok bölüm yer alıyor. Ziyaretçiler ilk olarak düğün konseptiyle hazırlanan müzenin bahçesinde, gelin arabası olarak kullanılan fayton ile karşılanıyor.
Gurbetçiler Necmi İğe Müzesi’ne hayran kaldı
Kentin tarihi yerleşimlerinden Meydan Mahallesi’nde bulunan Necmi İğe Etnografya Müzesi, yerli ve yabancı turistlerin ilgi odağı oldu. Yıllık izinlerini memleketlerinde geçirmek için Türkiye’ye gelen gurbetçiler, yaşadıkları ülkeye dönmeden önce müzeleri de ziyaret ediyor.
Edirne’de Arkeoloji Müzesi Müdürü Merhum Necmi İğe adına kurulan müzede 17. ve 18. yüzyıl düğün adetleri anlatılıyor. Gelen ziyaretçiler geçmişe yolculuk yaptığı bu müzede duygu dolu anlar yaşıyor.
Necmi İğe Etnografya Müzesi’nde 8 oda 2 sahanlık, 1 sopa ve 2 avlu yer alıyor. Ayrıca müzenin çıkış kısmında da Balkan ve Rumeli coğrafyasında kullanılan geleneksel kıyafetlerin sergilendiği alan ziyaretçilerin beğenisine sunuluyor. Müzenin avlusunda bulunan düğün hatırası kısmında da fotoğraf çektiren ziyaretçiler müzeden memnun şekilde ayrılıyor.
Müzeler bölge turizminin gelişimine katkı sağlıyor
Edirne İl Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Soytürk, Kültürel mirası ve ortak geçmişi gelecek kuşaklara aktarmak üzere Edirne Valiliği himayelerinde hayata geçirilen Necmi İğe Etnografya Müzesi’nin bölge turizmine katkı sağladığını aktardı.
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Trakya Kalkınma Ajansı tarafından restore edilen müzenin Edirne Valiliği tarafından işlevlendirildiğini ve fonksiyon bulduğunu dile getiren Edirne İl Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Soytürk, bu müze ile kültürel mirasın ortak geçmişin yansıtıldığını aktardı.
'Ziyaretçilerimizden ciddi derecede olumlu dönüşler alıyoruz'
Gelen ziyaretçilere bölgenin düğün kültürünü, örf ve adetleri ile geleneksel sanatlarını anlattıklarını söyleyen Soytürk, '18. Yüzyıla dayanan bir konaktayız. Burada aynı zamanda evin sin sahibi olan Necmi İğe’nin hayatını anlattığımız bir odamız var. Rumeli’nin, balkanların ve coğrafyamızın düğün kültürünü anlatıyoruz. Buraya gelen yerli ve yabancı ziyaretçiler bölgedeki düğün geleneğinin nasıl olduğunu görüyor. Burada kız istemeden son haddeye kadar hepsini anlatıyoruz. Ziyaretçilerimizden ciddi derecede olumlu dönüşler alıyoruz' dedi.
'Evlenecek çiftler 2022 yılı için şimdiden rezervasyonlarını yaptırabilir'
Aynı zamanda Edirne Valiliği öncülüğünde acılan Neci İğe Etnografya Müzesi’nde ücretsiz olarak nikah merasimi de gerçekleştirildiğini belirten Soytürk, bu tarihi dokuda nikah kıymak isteyen genç çiftleri müzeye davet etti.
'2022 yılı Edirne için önemli bir yıl olacak'
Özellikle salgın nedeniyle son dönemde gençlerin nikahlarını dış mekanlarda kıymayı tercih ettiğini dile getiren Soytürk, 'Biz de gençlerimizi Necmi İğe Etnografya Müzemizin avlusunda nikah kıymaya bekliyoruz. Yetkili arkadaşlarla görüşüp 2022 yılı için de şimdiden rezervasyonlarını yaptırabilirler. 2022 yılı Edirne için önemli bir yıl olacak' ifadelerine yer verdi.
'Pazartesi günleri müzemizde temizlik günü'
Müzenin yerli ve yabancı ziyaretçilere de ücretsiz olduğunun altını çizen Soytürk, Pazartesi günleri temizlik ve bakim işi yapıldığı için müzenin ziyarete kapalı olduğunu, resmî tatil ve bayram günleri dahil olmak üzere diğer günlerde ziyaret edilebildiğini söyledi.
'Bir düğünün tüm öğeleri yer alıyor'
Müzeye girişte düğün geleneği arasında yer alan tanımanın ziyaretçileri karşıladığını belirten Soytürk, 'Ziyaretçilerimiz ilk olarak müzeye girdiğinde talika ile karşılaşıyor. Talika gelin arabası sayılıyor. Sonra düğün yemeği yapan kadınlarla başlıyor. Kız isteme, kına gecesi, damat tıraşı, düğün alayı, kurşun dökme sahnesi ve konakta ailece yemek yenilen bir sahnemiz var. Bir düğünün tüm öğeleri yer alıyor. Konakta düğün öncesi ve sonrası olmak üzere aile yaşantısının da anlatıldığı tüm odalar var. Müzenin çıkış kısmında da Balkan ve Rumeli coğrafyasında kullanılan geleneksel kıyafetlerin de sergilendiği bir alan var. Özellikle Balkan ve Rumeli coğrafyasında hem erkeklerin hem de kadınların giydiği geleneksel kıyafetler burada sergileniyor. Ayrıca bunların yanı sıra Edirne için önemli bir şahsiyet olan Necmi İğe’nin de çalışma odasının olduğu bir alanla ziyaretçilerimizin müze ziyaretini sonlandırıyoruz' şeklinde açıklamada bulundu.
'Geçmiş yıllardaki kına gecelerini gelecek kuşaklara aktarmayı hedefliyoruz'
Müzeyi ziyaret eden vatandaşlarla sohbet eden İl Kültür ve Turizm Müdürü Soytürk, buradaki en büyük amaçlarının geçmiş yıllardaki kına gecelerini gelecek kuşaklara anlatmak ve aktarmak olduğunu vurguladı.
'Modern ve geleneksel müzecilik bir arada'
Üyüklutatar köyünde bir evde kız isteme sahnesini canlandırdıklarını aktaran Soytürk, burada hem modern hem de geleneksel müzeciliğin olduğunu ifade etti.
Ziyaretçilerin ekranda bu anı izlerken bir taraftan da bu topraklarda kız isteme sahnesinin nasıl olduğunu, neler konuşulduğunu, örf ve adetin nasıl devam ettiğini de dinlemiş olduğunu ifade eden Soytürk, yabancı ziyaretçiler için de İngilizce olarak sunum yapıldığını belirtti.
'Gelini görünce ablamı görmüş gibi oldum'
Ziyaretçilerden Fahriye Yaşar, Edirne’de çok müze gezdiğini fakat buraya gelince ayrı bir keyif aldığını söyledi. Tarihi canlandıran ve gelenekleri gösteren bir müzenin olmasının çok güzel olduğunu ifade eden Yaşar, 'Buraya gelince çocukluğunu gördüm. Özellikle gelini ablamda görmüştüm. O zamanlar ilkokula gidiyordum. Gelini görünce ablamı görmüş gibi oldum. Harika bir müze. Tüylerim diken diken oldu. Herkesin buraya katkıda bulunmalı. Özellikle yaşlılarımız eski haritalarını burada sergileyebilirler' dedi.
'Gençlik yıllarımı hatırladım'
Müzeyi ziyarete gelen Basri Batur, eski gelenekleri canlandıran bir müze olduğu için buraya geldiğinde gençlik yıllarını hatırladığını ve heyecanlandığını söyledi. 50 yıl önce Edirne’nin Meydan Mahallesi’ne gelin gelen Rıdvan Bolu, 'Bizim zamanımızın geleneklerini bu müzede canlandırılıyor olması çok güzel. Yemekler yeniliyor, damat tıraşı, kız isteme, nikah sahneleri var. Aynı bizim zamanımızdaki gibi. Bunları görünce aklımıza aynı kendi düğün zamanımız geldi. Çok duygulandık. Müzeye gelince gençlik yıllarımıza gitmiş olduk. Tel gecesi, kına gecesi sonra Pazar günü alayımız olurdu. Çok güzeldi' dedi.
'Eski yıllara gittik'
Almanya’da yaşayan ve yıllık izinlerini geçirmek için Türkiye’ye gelen gurbetçilerden Dilek Bolu, 'Gelmişken müzeleri de ziyaret edelim dedik. Burada eski zamanları canlandırmışlar çok güzel bir müze olmuş. Bizim evlendiğimiz zaman böyle değildi ama yine de bu tarihi dokuda o eski yıllara gittik' dedi.
'Kendimi boşlukta gibi hissettim'
Yurt dışından gelen Murat Bolu, 'Böyle yerlerin olması bizi çok duygulandırdı. Almanya’da yaşıyoruz. İznimiz bitti babamların tavsiyesi üzerine gitmeden müzeyi de ziyaret edelim dedik. Buraya geldiğimde çok duygulandım ve kendimi boşlukta gibi hissettim. Havası ve tarihi dokusuyla çok güzel. Böyle müzelerin tüm illerimizde olmasını isteriz. Eski geleneklerimizi unutmayalım' ifadelerine yer verdi.
Haber Resimleri