Güzelliği ön plana çıkaran kaşların, zamana göre değiştiğini kaydeden Dalmış, kaş tasarımında yüz şeklinin önemli olduğunu vurguladı. Dalmış, “Uzunluğun genişliğe göre daha fazla olarak öne çıkan bu yüz şeklinde, durgunluk hakimdir. Bundan dolayı, uzun ve yanlara doğru genişleyen kaşlar oldukça idealdir. Kaşları tarayarak kullanmak ve her iki tarafa da eşit dağıldığından emin olmak uygun modeli ortaya çıkarmak için önemlidir. Adından da anlaşılacağı gibi kalp şeklini ortaya koyan bu yüz tipi, saç çizgisi ile gelerek çene kısmında daralmakta ve ortaya sivri bir çene çıkarmaktadır. Daha derin bir ifade katmak için kaşların koyu, kalın ve kısa olması gerekmektedir. Böylece, çenede ortaya çıkan sivrilik azaltılmakta ve daha orantılı bir yüz şekli ortaya çıkmaktadır. Bu yüz şeklinin toplu ve kilolu görünmesini engellemek için ince, aynı zamanda uzun bir görünüm katacak kaş modelinin seçilmesi gerekmektedir. Bundan dolayı oldukça kavisli yani yay biçimli kaş şekline başvurmak dengenin yakalanmasını sağlamaktadır. Hafif köşeli bir model verilmesi de yüz ifadesini belirgin bir görünüme kavuşturacaktır. Burada yüz uzunluğu genişliğinden daha fazla bir ölçüye sahip olduğu için bir orantısızlık oluşmakta ve bunu da gidermek için kavissiz, düz kaşlar ideal olmaktadır. Ayrıca, kaşların kalın kullanılması da genişliği arttıracak ve yüz ölçülerini oranlayacaktır. Köşeli ve hatları belirgin olan bu yüz tipinde kalın ve hafif içe doğru kavisli kaşların kullanılması oldukça iyi bir tercih olmaktadır. Böyle bir kaş modeli ile sert hatlar ve ifadeleri yumuşatmak mümkün olmaktadır. Doğru kaş modeli seçimi için kişilerin yüz şekillerinin doğru belirlenmesi gerekir. Yüz özelliklerine göre tasarlanan bir modelin kişiye canlılık, dinçlik, derinlik, gençlik ve kusursuzluk katacaktır” dedi.

Haber Resimleri

,