Yeşil Mutabakat ile ilgili olarak sanayicilerin karşı karşıya kaldığı risk ve fırsatların geniş kapsamlı olarak değerlendirileceği Adana Sanayi Odası ve Alman Uluslararası İşbirliği Kurumu (GİZ) işbirliğinde gerçekleştirilen ‘Yeşil Zirve’, kentteki bir otelde başladı.
'Küresel ısınma, dünyamızın ve çocuklarımızın geleceği acısından önemli bir tehdit unsuru'
Açılışta konuşan Adana Sanayi Odası Başkanı Zeki Kıvanç, dünyanın önemli bir değişim ve dönüşüm içinde olduğunu belirterek, 'Kimi kesimlerin ikiz dönüşüm olarak da adlandırdıkları, küresel ısınma ve dijitalleşme kaynaklı önemli bir dönüşüme şahitlik etmekteyiz. Küresel ısınma, dünyamızın ve çocuklarımızın geleceği acısından önemli bir tehdit unsuru. Son dönemde dünyanın farklı coğrafyalarında insanlar, hiç görmeye alışık olmadığımız mega yangınlar, hortumlar, seller ile mücadele etmek zorunda kalıyor. Yaşananlar maalesef tek bir ülkenin kendi başına mücadele ederek çözebileceği noktada değil. Tüm dünya olarak güçlü bir irade ortaya koymalı ve topyekun iş birliği içinde hareket etmeliyiz” ifadelerini kullandı.
“Yeşil dönüşüm sadece eylem planı olmaktan ibaret değil”
Net sıfır karbon salınım hedefine ulaşmak için çalıştıklarını belirten Kıvanç, “Avrupa Birliği, Yeşil Mutabakat ile 2030’a kadar karbon salınımını yüzde 50 azaltmayı, 2050 yılına kadar ise net sıfır karbon salım hedefine ulaşmayı hedefliyor. Bizim de sanayicilerimizi bu konuda bilgilendirmemiz, farkındalıklarını artırmamız ve hazır olmaları için gerekli çalışmaları yapmamız gerekiyor. Bizim gerek ülke gerekse bölge olarak bunu pas geçme, atlama imkânımız olamaz. Yeşil dönüşüm artık sadece eylem planı olmaktan ibaret değil. Çevresel, ekonomik ve sosyal anlamda önemli bir değişimin habercisi, yol haritası konumundadır” diye konuştu.
“Batı sadece insanları sömürmedi”
Toplantıya online bağlanan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Emin Birpınar ise, batının vahşi kalkınma ile zenginleşip büyüdüğünü söyledi. Birpınar, “Bizim vahşi kalkınma yönteminden vazgeçip, sürdürülebilir kalkınma yöntemine geçmemiz lazım. Bizlere ‘Yeşil mutabakat, iklim değişikliği çok önemli’ diyerek konuşan batı, aslında iklimi değiştiriyor. Batı sadece insanları sömürmedi. Sorumsuzca suyu ve toprağı kirletti. Bunun adına da ’vahşi kalkınma modeli’ dediler ve zenginleşip, büyüdüler” dedi.
“Çöp kutularında 1 tane pet şişe kalmadı”
Tekstil ürünlerinde yurtdışındaki firmaların yüzde 30 geri dönüştürülebilir elyaf istediğine, bu nedenle de şu anda bütün atık kağıt ve pet şişelerin toplandığına dikkat çeken Birpınar, “Pet şişelerini geri dönüştürüp elyaf yapacağız. Onun için şu anda çöp kutularında 1 tane pet şişe kalmadı. Hepsi toplanıyor. Aynı zamanda kağıt toplanıyor. Atık kağıtların tonu 3 sene önce 300 liraydı. Dün itibariyle 5 bin 500 lira oldu. Pet şişenin tonu 12 bin liraya kadar çıktı” şeklinde konuştu.
“Atığa yatırım yapmalıyız”
Atık ekonominin diğer bütün ekonomilerden daha fazla ön planda olacağını belirten Mehmet Emin Birpınar, “Önümüzdeki süreçte iklim değişikliğine bağlı yeni döngüsel ekonominin çok fazla yaklaştığı, büyük paraların kazanılacağı bir süreç olacak. Atığa yatırım yapmalıyız arkadaşlar. Atığa yatırım yapan çok para kazanır bundan sonra. Geri dönüşüm ve atığa yatırım yapanlar para kazanmaya devam edecek. Bir zamanlar nasıl yenilebilir enerji sektörü çok önemliyse bundan sonra atık sektörü çok ön planda olacak. Atık kağıt önümüzdeki süreçte 10 bin lirayı bulursa hiç şaşırmayın. Öyle bir gün gelecek ki önümüzdeki nesiller bizlere 1 ağaç bile kestirtmeyecek. Dolayısıyla elinizde ne varsa onlarla idare edecek ve döngüsel ekonomiyi döndürmeye çalışacaksınız” diye konuştu.
Konuşmaların ardından alanında uzman kişiler tarafından sunumlar ve paneller düzenlendi.
Haber Resimleri
,
,
,
,