Tarih: 28.02.2022 17:45

28 Şubat mağduru öğretmenlik hayalini kadınlara Kur’an Kerim öğreterek gerçekleştirdi

Facebook Twitter Linked-in

1997 yılında Süleyman Demirel Üniversitesi Burdur Eğitim Fakültesi Sınıf Öğretmenliği bölümünü kazanan Hatice Kafalı (45), 28 Şubat postmodern darbesi sonucunda başörtüsüyle okula alınmamaya başladı. 1 yılı normal olarak tamamlayan Kafalı, 2. sınıfa geçtiğinde ise başörtüsü nedeniyle okula alınmamayla karşı karşıya kaldı. Öğretmenlerinin isteğine rağmen başörtüsünü çıkartmayan Hatice Kafalı, aldığı uzaklaştırma cezası nedeniyle eğitimine devam edemedi. Okul sınırları içerisine alınmadıklarını belirten Kafalı, o süreçte herhangi bir dekan ve ya rektöre de ulaşamadıklarını söyledi.
Kendisini en çok üzen durumun ise aynı puan ve becerilere sahip olduğu diğer arkadaşlarına hiç bir şey söylenmezken kendilerinin engellenmesi olduğunu belirten Kafalı, “Başka şehirlerde, başka üniversitelerde yasaklar başlamıştı. Burdur’da daha bir şey yoktu, Biz 1 yıl herhangi bir sıkıntı yaşamadan, hiçbir problem yaşamadan döneminizi tamamladık. Asla aklımıza gelmezdi. İlk başladığımızda üniversiteden mezun oluruz, ondan sonraki yaşantımızı çalışan bir insan olarak devam ederiz diye düşünüyorduk. Zaman zaman kafamızda soru işaretleri de oluşuyordu. O yaşın verdiği psikoloji şöyleydi, 1 yıl boyunca aynı üniversiteye herkes kendi istediği kıyafetle girip orada bulunmuştu. Birçoğuyla arkadaş olmuştuk, sıkıntı yaşanmamıştı. Diğer arkadaşlarınızla aynı kurallara, aynı başarıya sahipken o arkadaşlarına hiçbir şey söylemeyip, size işte başörtüyle sınıfa girmenin yasak olduğunu, başımız açık gelmenin bizim için daha iyi olacağını söyleyen hocalarımızla karşılaştık. Bunlar hep bize uygulanıyordu. Diğer arkadaşlarımıza hiçbir şekilde bir zorluk çıkarılmıyordu. Burası beni çok üzmüştü. Sanki ikinci sınıf vatandaşız, ne bileyim kötü bir davranış sergileyen insan konumuna düşürülüyorduk. Orası beni o yaşlarda çok üzmüştü” dedi.

'Kur’an Kurslarında öğreticilik yaparak öğretmenlik yaptım'
2001 yılında mezun olan arkadaşlarının atandığı haberlerini alan Kafalı, okuldan uzaklaştırılan arkadaşlarıyla kendilerinin atandığı hayalini kurduklarını söyledi. Türkiye’nin neresinde görev yapacakları hayallerini kurarken de çok duygulandıklarını ifade etti.
Kuran Kursu öğreticisi olan Kafalı, öğretmenlik hevesini öyle giderdiğini belirterek, “Elhamdülillah atlattık. O zaman tabi çok ağladık. Çünkü ailemiz o zamanlar ‘Acaba açıp okusan iyi mi olur ki’ gibi bazı cümleler kurardı. O da bize çok zor gelirdi, bizi sokağı atsalar belki bu kadar üzmezdi. Biz o dönemde işte okuyamadık. Her şeyi bir kenara bırakıp çekilmedim. Önlisans okurken, dışarıdan Kur’an kursu hocalığı yaptım. O öğretmenlik hevesimi oralarda almış oldum. Öğrenciler olmasa da kadınlara Kur’an’ı öğreterek o hevesimi gidermeye çalıştım” şeklinde konuştu.

Arkadaşlarından 13 yıl sonra diplomasına kavuştu
2012 yılındaki aftan yararlandığını söyleyen Kafalı, “2012 yılında atandıktan sonrada normal af çıktı. Başörtülü olarak okula gitme affımız çıkınca onu da değerlendirmek istedim. Tekrar okuluma başvurdum, devam ettim. 2012 yılında başladım, 2014 yılında Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi sınıf öğretmenliğinden mezun oldum. 2000 yılında 2001 yılında almam gereken eğitim fakültesi diplomamı 2014 yılında elde etmiş oldum. Biz elimizden geldiği kadar sabrederek bu işle rahatlatmaya çalıştık. O zamanların psikolojisi gerçekten çok farklıydı” dedi.

Haber Resimleri


,,,


Orjinal Habere Git
— HABER SONU —
google-site-verification=fbYrMdn3Hyi0caRejTjzseDQOCgT9wF5nMcdT4_yxLI