Göçmen yaptığı açıklamada; 'Türk siyaset tarihi yazılırken açılması gereken en önemli başlıklardan biri de şüphesiz ’Muhsin Yazıcıoğlu ve Türk siyasetidir’. Milletin adamı şehit lider Muhsin Yazıcıoğlu, 40 yıllık siyasi yaşamı boyunca askeri vesayete, bürokratik vesayetlere, parti vesayetine, yargı vesayetine, hep karşı olmuştur. Siyasette otoriterleşme eğilimlerine hep dikkat çekmiş parti güdümlü otoriterleşmeye karşı durmuş ve adaleti, demokrasiyi, özgürlükleri savunmuştur' dedi. ’Milletin sandığından başka sandık yoktur’ diyen Göçmen, 'Her türlü otoriter anlayışa ve otokratik siyasete karşı çıkıyoruz. Çoğulcu sivil ve demokratik bir anlayışı savunuyoruz. Darbecilerle, darbe peşinde koşanlarla, cuntalarla, bürokratik oligarşi ile her türlü kriptolarla daima şehit liderimiz ve biz mücadele edeceğiz. Demokrasiyi ve milli iradeyi savunacağız. Muhsin Yazıcıoğlu, ’1993 örtülü darbe’ sürecinde, ’28 Şubat’ ve e-muhtıra döneminde askeri vesayetle, vesayetçi çevrelerle mücadele etmiş, demokrasiye sahip çıkmıştır. Darbe şartlarını olgunlaştırmak isteyen, gladyo ile NATO ile ABD ile ilişkili vesayetçi çevrelerin oyunlarını bozmuş ve deşifre etmiştir. 28 Şubat 1997 kararlarının arkasından 24 yıl geçti. 28 Şubat kararları antidemokratikti. Askeri vesayet, milli iradenin tercihiyle Meclis’e gelen, hükümeti kuran sivil yönetime her türlü baskıyı yapıyordu. Yakın politik tarihe askeri vesayet tarafından ’Postmodern Darbe’ olarak nitelenen 28 Şubat sürecinin öncesinin ve sonrasının çok iyi bilinmesi lazım. Bu bağlamda o gün yine milletin kararının arkasında tüm iç ve dış güçlere karşı dimdik dümdüz duran bizler, yine milletimizin yanında olacağız. 28 Şubat post modern darbeyi kınıyor ve sadece ’Millet Varsa Var, Millet Yoksa Yokuz’ milletin yanında siyasetçi ve parti olarak kalacağımızı bir kez daha bildiriyorum' diye konuştu.
Haber Resimleri
,