Geçtiğimiz yıl, insanın yerküreye çevresel etkisinin boyutuna dikkat çekmek amacıyla “Antroposen Çağda Sağlık, Ekoloji ve Gıda” başlıklı bir sempozyum düzenlediklerini ifade eden Düzenleme Kurulu Üyesi ve Bölüm Başkanı Doç. Dr. Abdurrahman Yılmaz bu yıl özellikle İstanbul’u konu edindiklerini çünkü İstanbul’un her geçen gün yaşanılır olmaktan uzaklaştığını, bunun sosyal bilimciler açısından değerlendirilmesi gerektiğini düşündüklerini ifade etti.
Yılmaz, “İstanbul, sürdürülebilirliğini çoktan aşmış endüstriyel hacmi ve yirmi milyona yaklaşan nüfusuyla pek çokları için gün geçtikçe yaşanılır olmaktan uzaklaşıyor. Bugün gezegensel kentleşmenin öne çıkan örneklerinden biri olarak İstanbul; içinden gelip geçen göç akışlarıyla, farklı kimliklerin durağı olmasıyla, sanata esinlendikleriyle, iklimiyle, küresel ölçekte yaşanan Covid-19 salgınının etkileriyle, hayvanları, bitkileri, caddeleri, binaları, semtleri, denizi, adaları, parkları ve insanlarıyla üzerine ne kadar konuşulsa ve tartışılsa konu başlıkları tükenmeyecek bir toplumsal mekân niteliğinde” diye konuştu.
İstanbul’un en can alıcı konuları
Sempozyum düzenleme kurulu üyelerinden Doç. Dr. Nihan Bozok ise sempozyumla ilgili şu ifadelerini kullandı:
“İstanbul üzerine geniş tartışmaların bir ucundan tutmayı ve İstanbul’un en can alıcı konularını sosyal bilimler perspektifinden ele almayı planlıyoruz. İstanbul’un çevre, deprem, sağlık, suç ve güvenlik, kentsel mekânlar ve barınma gibi yaşama ilişkin sorunlarının bölge ve şehir planlama, fen, mühendislik ve tıp bilimleri kadar disiplinlerarası temasların güçlendirdiği sosyal bilimlerce de tartışılması gerektiğini düşünüyoruz.”
Sempozyuma son başvuru 25 Mart
Sempozyumun çevrim içi ve/veya hibrit olarak yapılmasının planlandığını, detaylı bilginin Beykent Üniversitesi’nin web sitesinin duyurular bölümünde bulanabileceğini ifade eden Yılmaz, sempozyumun heyecan verici ve verimli bir buluşmaya ev sahipliği yapmasını dilediklerini ifade etti.

Haber Resimleri

,