Gençlik ve Spor Bakanlığı, Beykoz Belediyesi ve Türkiye Triatlon Federasyonu tarafından gerçekleştirilen, dünyada ilk olan kıtalararası triatlona 500 sporcu katıldı. Beykoz’da gerçekleşen triatlona katılan sporcular, Kanlıca’dan denize girerek 3 kilometre yüzdükten sonra Küçüksu’dan çıkış yaparak alanda hazır bekleyen bisikletlerini aldılar ve trafiğe kapalı olan güzergahta kıyasıya pedal çevirdiler. 2 tur pedal çeviren bisikletçiler daha sonra koşu yarışmasına geçti. Sporcuların rekabet anları havadan görüntülendi.

Yüzdüler, sürdüler, koştular
Sporcular, Kanlıcadan denize girerek kıyasıya rekabet içerisinde yüzdüler. 3 kilometre yüzen sporcular Küçüksu’dan çıkarak bisikletlerini aldılar. Sporcular, trafiğe kapalı olan yollarda pedal çevirerek yine trafiğe kapatılmış olan Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’nden, Avrupa Yakası’na geçerek geri döndüler. Başlangıç noktasına gelen bisikletçiler, bisikletlerini bırakarak Küçüksu, Çiftlik Caddesi arasında 3 tur koşarak ter döktüler.


“İkinci köprü ambiyansı harikaydı”
Triatlon yarışmasında ter döken sporcu Gökhan Özkorkmaz, ”Dünyada ilk defa kıtalar arası bir triatlon yapıldı. Kıtalar arası yüzme yarışı yapılıyor her sene, biliyorsunuz. Boğaziçi yüzme yapılıyor. Bu ilk defa yapıldı. Standartta normalde Bin 500 yüzmemiz gerek olimpikte. Ama akıntı olduğu için yaklaşık 3 bin yakın yüzüldü. 40 kilometre ikinci köprüde iki kere tur attık. Çok güzel yani ikinci köprüyü kapatmak o ambiyans harikaydı. Koşu da, Kanlıca tarafına doğru 10 kilometre koştuk. Dediğim gibi dünyada ilk defa kıtalar arası bir triatlon yapılıyor harika. Her sene olacak. Triatlon Federasyon Başkanı’mıza Bayram Yalçınkaya’ya İstanbul Spor İl Müdürü’ne, Beykoz Belediyesi Murat Bey’e özellikle teşekkür ederim” dedi.
Bir diğer sporcu Ahmet Küçükaşçı da, ”Sabah 06.40 gibi yarış başladı. Kanlıca İskelesi’nden suya atladık. Küçüksu iskelesinde çıktık. Boğaz’da su o kadar çok soğuk değildi yani. Gayet iyiydi. Ondan sonra 40 kilometrelik bir bisiklet başladı. İkinci köprü, FSM’den geçtik. İki tur attık. Gayet güzeldi boğazdan geçmek de çok güzeldi. Umarım devamı gelir. Daha sonra yine Küçüksu İskelesi’nde bisikletleri bıraktıktan sonra 10 kilometrelik bir koşu etabımız vardı. Koşu etabı çok iyi, çok hafif in-çıklar vardı ama yol kendini götürüyordu. İstanbul’a yakıştı diye düşünüyorum” şeklinde konuştu.

Haber Resimleri

,,,,,