İş dünyası ve insan kaynakları liderlerini bir araya getiren Human Week Zirvesi, “pandeminin ardından yeni işveren ve çalışan deneyimi” temasıyla 24 Ocak’ta online olarak başladı. Ebru Akdağ’ın yönettiği zirvenin açılışında Pladis ve Godiva Yönetim Kurulu Başkanı ve Yıldız Holding Yönetim Kurulu Üyesi Murat Ülker ve Gelecekteki Beceriler kitabının yazarı ve ünlü TED konuşmacısı Perttu Pölönen konuşma yaptı. 28 Ocak tarihine kadar devam edecek olan zirvede, yerli ve yabancı 32 konuşmacı hem çalışan hem de işveren davranışlarının, becerilerinin pandemi deneyimiyle nasıl şekillendiğini ve neler gerektiğini anlatacak.
İletişim ve İşletme Bilimleri Enstitüsü tarafından düzenlenen zirvede, Yıldız Holding İnsan ve İş Destek Başkanı Bahattin Aydın, UiPath Europe Başkan Vekili Tansu Yeğen, eğitim bilimci Dr. Özgür Bolat, The Alexander Partnership’ten Hande Yaşargil, Talent Strategy Group Başkanı Marc Effron, Prof. Dr. Mustafa Çetiner, oyuncu Hakan Bilgin ve ünlü radyocu Geveze gibi pek çok konuşmacı, insan kaynakları alanındaki değerlendirmelerini ve öngörülerini katılımcılarla paylaşacak.
Açılışta konuşan Murat Ülker, pandeminin gelişmelere çok hızlı şekilde uyum sağlama becerisinin önemini anlamaya neden olduğuna dikkat çekerek, “Pandemi, bize her türlü değişime hazır olmamız gerektiğini öğretti. Kendimizi değiştirerek yeni ve farklı şeyler planlayabilmeli ve öğrenmeliyiz. Değişimin bize gelmesini beklemeden biz ona yürümeliyiz” dedi. Perttu Pölönen de, pandeminin oluşturduğu en önemli etkilerinden birisinin, gelişmelere çok hızlı şekilde uyum sağlama becerisinin önemini anlamamız olduğunu vurguladı.
“Önce yapacağınız işi sevmelisiniz”
İşe alımda ilk kriterin kişinin yapacağı işi sevmesi olması gerektiğine dikkat çeken Murat Ülker, şunları söyledi:
“Eğer işini gerçekten sevmezse ve kendisini işine adamazsa iyi bir ekip çalışması yapması da çok zor. Yetenekli olması da bizim için önemli bir kriter. Mutlaka eğitim alacaklar ancak temel becerilerinin olması da gerekli. Üçüncü kriter ise sadece sabırlı olması değil aynı zamanda da çok çalışma isteğinin olması. Şuna inanıyorum ki, uzaktan çalışmak bizi daha az çalışmaya itmiyor. Aksine daha fazla çalışmak için bize daha fazla zaman kalıyor”
“İş yapış şeklimizi değiştiriyoruz”
Ülker, Ebru Akdağ’ın insan kaynakları yönetiminde sık sık dile getirilen “Çalışanlar yetenekli mi olmalı yoksa sonradan mı öğrenmeli?” sorusunu da şöyle yanıtladı: “Ben daha çok yaşlı ve genç insanların ekip olmasını sağlamaya çalışıyorum. Benim hayattaki felsefem; ‘Mutlu et, mutlu ol’. Tecrübeli insanlardan öğrenerek hem onları mutlu ediyoruz hem de mutlu olmayı hak ediyoruz. Şirketimizde de bir yandan yeni yetenekler geliştirmeye çalışırken, daha önce var olmayan yeni meslekleri de teşvik ediyoruz. Her seviyeden her türlü insanın dijital dönüşüm konusunda yaptıklarını izliyoruz. İş yapış şeklimizi ve işin gerektirdiklerini değiştiriyoruz. Bir örnek vermem gerekirse, şu anda Türkiye’deki birçok geleneksel satış noktası bize siparişlerini dijital olarak verebiliyor. Bu bizim için büyük bir değişim ve tasarruf. Çünkü inanıyorum ki, verimlilik ve etkinlik asla bitmeyecek bir oyun. O yüzden her geçen gün daha verimli ve rekabetçi olmalısınız”
“Mutlaka hobileriniz olsun”
Konuşmasında, sık sık dile getirdiği “Ne istediğini bilen genç insanlara ihtiyacımız var” sözünü tekrarlayan Murat Ülker hobilerin öneminden bahsederken “Niyetiniz halis olsun, çok çalışın ve bolca hobi edinin” dedi ve şunları ekledi:
“Yani gençlerin hem hedeflerinin hem de tutkularının olması gerekir. Tabi burada sadece mutluluğu kast etmiyorum. Söylemek istediğim şey; yaptığınız işten tatmin de olmanız gerekir. Mesela benim hedefim, sevmediğim insanlar için bile iyi olabilecek şeyler yapmak. Bu benim insan olarak mutlu hissetmemi sağlıyor. Bu sadece iş anlamında değil, hayatımızın ana amacı olmalı bence. İyi bir şeye niyet edersen daha çok başarılı olursun. Tutkular da bunun bir parçası. Mesela ben çok çalışan bir insanım ama aynı zamanda hatırlayamadığım birçok hobim var. Dünyanın birçok ülkesinde yelken ve dalış yaptım, fotoğrafçılığı seviyorum. Bu babamın bana her zaman verdiği bir nasihat. Bana hep kendimi mutlu edecek, farklı şeyler yapmamı, hobiler edinmemi öğütledi. Asla yaz tatillerinde beni çalışmaya zorlamadı”
Haber Resimleri
,