Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla 15 Ocak 2021’de kapılarını ziyaretçilere açan Resim Müzesi, pandemi şartlarına ve kısıtlamalara rağmen her yaştan ziyaretçinin uğrak noktası oldu. 11 bin metrekarelik kapalı alanda düzenlenen 34 salon ve 553 eserle kültür sanat hayatına yeni bir soluk getiren Müze, restorasyon atölyeleri ile modern saklama ve koruma alanlarıyla da dünyadaki benzerleriyle eşdeğer bir nitelik kazandı. Müze, Boğaziçi’nin engin maviliğine bakan, kıyısından Şehir Hatları vapurlarının ve martıların eksik olmadığı bahçesiyle de ön plana çıkıyor. Resim Müzesi’nin dolu dolu geçen 1 yılını değerlendiren Milli Saraylar Resim Müzesi Sorumlusu Gülsen Sevinç Kaya, her yaştan yerli ziyaretçinin kar kış demeden, pandemi şartlarına rağmen müzeye ilgi gösterdiğini söyledi. Padişah portrelerinin resim koleksiyonu içerisinde önemli bir yer tuttuğunu belirten Kaya, “Bazı ziyaretçilerimiz padişah portrelerine çok ilgi gösteriyor. Bu portrelerde Osmanlı’nın izlerini sürüyorlar. Bazı ziyaretçilerimiz Ayvazovski’nin tablolarını görmek istiyor. Bazıları Zonaro gibi Chlebowski gibi saray ressamları için geliyor. Bazıları da Türk ressamların natürmortlarına ilgi gösteriyor” dedi.
Resim Müzesi’nin 34 tematik bölümüyle farklı zevklere ve farklı beklentilere hitap ettiğini ifade eden Gülsen Kaya, tabloların Osmanlı’nın bilinmeyen yönlerini anlattığına dikkat çekti. Tablolardaki izleri ve öyküleri takip eden ziyaretçilerin tarihte hem zevkli, renkli hem de eğitici bir yolculuğa çıktığını kaydetti. İstanbul görünümlerini yansıtan tabloların da müzede özel bir yer tuttuğunu belirten Resim Müzesi Sorumlusu Kaya, her ziyaretçiye farklı tatlar verecek zenginlikte bir koleksiyona sahip olduklarını dile getirdi.
Müzenin, gezdirirken öğreten bir yanı olduğunu vurgulayan Gülsen Sevinç Kaya, “Resim Müzesi’ni sadece bir müze olarak nitelendirmiyoruz. Resim Müzesi aynı zamanda bir kültür sanat ve tarih atölyesi” ifadelerini kullandı.
Resim Müzesi’nin 2022 yılı planlarından da bahseden Kaya şunları söyledi:
“Yeni yılda eğitim faaliyetlerine ağırlık vermeyi düşünüyoruz. Müzenin, resim yeteneğine sahip çocuklarımıza ilham olmasını amaçlıyoruz. Bu kapsamda çocuklara yönelik resim atölyelerinin hazırlıklarını tamamlamak üzereyiz. 5 ila 14 yaş grubundaki çocukların, öğretmenleri eşliğinde suluboya veya karakalem çalışmaları yapabilecekleri bir proje bu. Atölye çalışmaları kapsamında seminer ve konferans odaları da oluşturulacak.'
Resim Müzesi koleksiyonunun, Osmanlı resim sanatının tek mirasçısı olduğuna dikkat çeken Gülsen Kaya, 15. yüzyılın sonundan 20. yüzyılın başlarına kadar olan geniş bir dönemde Osmanlı sarayının resim beğenisinin tablolar üzerinden okunabildiğini dile getirdi. Beşiktaş’ın merkezindeki Resim Müzesi’nin yemyeşil manolya ağaçlarıyla süslü iki büyük bahçesinin şehrin huzur mekânları olduğunu belirten Kaya, engelli, yaşlı, bebekli annelerin bile rahatlıkla müzeyi gezip bahçelerde vakit geçirebildiklerini söyledi.
Gülsen Kaya, müzenin içinde yer alan ve Dolmabahçe Sarayı’nın dekoratif ögeleriyle zenginleştirilen Şeker Ahmet Paşa Çay Salonu’nun, tüm gününü müzede geçirmek isteyen ziyaretçiler için benzersiz bir mola mekanı olduğunu ifade etti. Resim Müzesi’nin Türkçe ve İngilizce yayınlanan kitabıyla da önemli bir kültür hizmetini yerine getirdiğinin altını çizen Kaya, müzenin başyapıtlarından oluşan ‘Osmanlı Sarayında Resim Sanatı’ adlı kitabın da Türkçe ve İngilizce olarak basıldığını belirtti. COVID-19’a ilişkin alınan tedbirler kapsamında planlama yaptıklarını hatırlatan Milli
Saraylar Resim Müzesi Sorumlusu Gülsen Sevinç Kaya, ziyaret akışını maske, mesafe ve hijyen şartlarını gözeterek gerçekleştirildiğini sözlerine ekledi. Resim sanatının değişen süreçlerine seçkin eserler üzerinden tanıklık etme imkanı sunan Resim Müzesi, pazartesi hariç her gün 09.00-17.00 saatleri arasında ziyaret edilebiliyor.
Haber Resimleri
,
,
,
,
,
,
,
,
,
,
,