Çocuklarda bu gibi sorunların önüne geçebilmek adına yapılabilecek yöntemlerden bahseden Büyük Anadolu Hastanesi Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Uzm. Dr. Hilal Aydemir, ailelere şu tavsiyelerde bulundu:
“Öncelikle sakin olun. Çocuklar sizin kaygınızı ve huzursuzluğunuzu hisseder, bu durum onlarda kaygı oluşmasına veya var olan kaygılarının artmasına neden olabilir. Okul başlarken olabilecek değişikliklerle ilgili çocuğunuzla önceden konuşun .(Örn: Hangi okul, öğretmeni kim, giriş çıkış saatleri, kim alacak kim bırakacak, servis, yemek durumları vs. gibi ). Çocuğumuzun kaygılarını anladığımızı hissettirelim. Konuşmalarını ve duygularını ifade etmelerine imkân verelim. Duygularını düzeltmeye çalışmayın, yok saymayın. Neden böyle yapıyorsun, bunda korkacak bir şey yok, diğer çocuklar yapmıyor gibi sözlerden kaçınalım. Okula giderken kendisine ait bir nesne /oyuncak bulundurulmasına izin verelim. Okul malzemeleri /ihtiyaç listesi alışveriş yaparken küçük kararlar vermelerine izin verelim. Okula devamlılıklarını sağlama konusunda tutarlı ve kararlı olalım. Rahatlamaları için evde kalmalarına ve bu süreyi ekranla geçirmelerine izin vermeyelim. Kaygılı bir çocuğunuz varsa okul öncesinde veya okul dışı zamanlarda kısa ayrılık dönemleri yaşanmasına izin vermek uygun olacaktır. Kaygı belirtilerinin uzaması durumunda sorun derinleşmeden ve yerleşmeden muhakkak bir çocuk psikiyatrisi desteği almanız yarar sağlayacaktır. Çocuklar bazen kaygılarını dile getirmezler. İşte bazı yaygın kaygı belirtileri: Zor uykuya dalmak, kötü rüyalar, karın ağrısı, baş ağrısı şikâyetleri, çabuk öfkelenme, aşırı hassaslaşma, ebeveyn ve bakım verenden ayrılamama/ayrılıkla baş etmekte zorluk çekme gibi belirtiler çocuğunuzun kaygı belirtileri yaşadığını gösterebilir.”
Haber Resimleri
,