Şimşek, diş sıkma (bruksizm) ile ilgili bilinmeyenleri anlattı. Bruksizmin, bireyin dişlerini sıktığı, gıcırdattığı veya birbirine bastırdığı bir durum olduğunu kaydeden Şimşek, 'Diş gıcırtısına neyin sebep olduğu tam olarak saptanmış değildir ancak genetik, fiziksel ve psikolojik faktörlerin bir kombinasyonundan kaynaklandığı bilinmektedir. Birçok vakada anksiyete, stres, öfke, hayal kırıklığı veya gerginlik gibi duygulardan kaynaklanıyor olabilir. Bunun yanı sıra bireyin derin konsantrasyona girdiği bir süreçte bir başa çıkma stratejisi veya bir alışkanlık olarak gelişmiş olabilir' diye konuştu.
Diş gıcırtısı ile ilgili ortaya çıkabilecek komplikasyonlar neticesinde çeşitli hasarların da oluşabileceğine dikkat çeken Şimşek, 'Birçok vakada diş gıcırtısı ciddi komplikasyonlara neden olmaz. Ancak şiddetli diş gıcırtısı, dişlerde dolgu veya restorasyon yapılmasını gerektirecek hasara, tansiyon kaynaklı baş ağrılarına ve çenede veya yüzde şiddetli ağrıya yol açabilir. Kısaca TME adı verilen temporomandibular eklemlerde, yani çene eklemlerinde meydana gelen bozukluklar, bireyin ağzını açıp kapaması sürecinde kulağına bir tıklama sesi gelmesine neden olabilir. Diş gıcırtısının tedavisinde gece plakları ve ilaçlar tek başına yeterli olmayabilir. Bruksizm genel olarak tedavi edilebilir bir hastalıktır. Diş ile ilgili anatomik problemleri mümkünse tedavi ettirmek, stresten uzak kalmak, dişler için gece plakları kullanmak, gece uyku için rahatlatıcı ilaç kullanmak, kas gevşetici kullanmak gibi tedavi yöntemleri mevcut olmasına rağmen, gece koruyucuları tek başına yeterli olmayabilir. Uygulanan ilaç tedavileri de maksimum başarıya sahip olamadığı için bu tedavi yöntemleri çok tercih edilmemektedir' ifadelerini kullandı.
'Botox yöntemi yüksek başarı sağlıyor'
Günümüzde, tedavide ilaç kullanımı yerine botox yöntemi ile yüksek başarı sağlandığına dikkat çeken Şimşek, şöyle devam etti; 'Botulinum toksin (botox) tedavisi çok yaygın olarak kullanılmaktadır. Botox tedavisi ile gereğinden fazla ilaç kullanımından kaçınılmış olup, diğer tedavi yöntemlerinden çok daha yüksek başarı oranına ulaşılabilmektedir. Botox enjeksiyonu ile kaslara zarar vermeden ve çiğneme ile ilgili sorun yaşamadan kaslardaki stres ve aşırı çiğneme kuvveti ortadan kaldırılarak kasta rahatlama sağlanmaktadır. Botox, kas dokusundaki sinirleri bloke ederek kasın kasılmasını engeller ve kasın kasılması için gereken sinyalin kasa ulaşmasını önler, böylece kasların gereğinden fazla kasılmasına engel olarak etki sağlamaktadır. Botox uygulaması kas dokusuna zarar vermeden kısa sürede uygulanıyor. Yanak alt kısmında bulunan çiğneme kasına (masseter kası) belirli noktalardan yapılan botoks enjeksiyonu, kastaki stresi ve aşırı çiğneme kuvvetini ortadan kaldırarak, kasta rahatlama sağlayıp geceleri diş gıcırdatma, diş sıkma sorunu ortadan kalkmaktadır. Uygulama 15-20 dakika gibi kısa bir sürede yapılmaktadır. Botoxun süresi ortalama 4-6 ay devam ettiğinden dolayı şikayeti devam eden hastalara tekrarlama dozları 6 ay sonra yapılabilmektedir.'
Şimşek, botox tedavisi için çok ince iğneler (insülin iğnesi) ile her bir çeneye 3’er tane düşük volümde botox enjeksiyonu yapıldığını ve hastaların aynı gün iş yaşamlarına geri dönebildiklerini sözlerine ekledi.

Haber Resimleri

,