Nevşehir Belediye Başkanı Mehmet Savran düzenlediği basın toplantısında milletvekili Sarıaslan’ın açıklamalarına cevap verdi. Başkan Savran, Sarıaslan’ın yaptığı konuşmada belirtilen konuların gerçeği yansıtmadığını söyleyerek, “Toplam dört kısımda yaklaşık maliyeti 785 bin TL olan bir ihaleye çıkıldı. Bu ihalelerden tartışmaya söz konusu olan cam atölyesi ihalesinin yaklaşık 300 binlik kısmı. Şimdi Faruk Bey şöyle bir ifade kullandı: ‘Ben Belediye Başkanını aradım. Konuyu araştırıp düzelteceğini ve soruşturma açacağını söyledi. Soruşturma açsaydı bu konuyu bugün gündeme getirmeyecektim. Soruşturma açılmadığı için bunu bugün meclis kürsüsünde taşıdım’ diyor. Herhalde bazı şeyleri uydurarak, çarpıtarak konuşmak bir usul. Faruk Bey’in beni aradığı doğru. Konuyu bana aktardı. Gerekli araştırmaları yaptım. Yanlış anlamalara sebep vereceği düşüncesi ile ihaleyi iptal ettik. Gerekli soruşturmalar yapıldı. Herhangi bir art niyet olmadığı için de soruşturma açma gereği duymadım. Belediyenin bir yönetim planı var. Belediye tabii ki birtakım üst denetim merkezlerine tabi. Onlara hesap vermek zorunda. Ancak yönetim felsefesini başkan ve meclis belirler. Belediyenin tüm personeli de buna uyar. Buna dışarıdan etki edecek bir kudret biz tanımıyoruz. Bizim şehrimizin öncelikli ihtiyaçlarımızı biliyoruz. Ne yapmamız gerektiğini biliyoruz ve bu yönde hareket ediyoruz. Aksi yönde bizi geriye götürecek bir müdahale kabul edilemez. Kaldı ki iddia edildiği gibi bir firmaya ayrıcalık tanıyarak ona haksız kazanç sağlayacak talimat zaten verilemez. Verildiğinde de bizim buna kulak asmamız ya da bunu uygulamamız söz konusu olamaz. Belki de Nevşehir Belediyesi tarihinde en şeffaf yönetimi sergiliyor. Faruk Bey’i uyaran kişi bizi de o günün sabahında uyardı. Bunun akabinde ihalemizi geri çektik. Tekrar bu spekülasyona neden olabilecek unsurları kaldırdıktan sonra yeniden ihaleye çıktık. İhalemiz sonuçlanmadı. 2 Aralık’ta sonuçlanacak. Ben Belediye Başkanı olarak aldığım savunmadan sonra bunun art niyetli olmadığını, herhangi bir usulsüzlük içermediği kararına vararak soruşturma açmadım. Yani çalışan düzgün personeli korumak bir yöneticinin asli görevidir. Benim öyle suçu başkalarına atmak, onlar yapmış ben ne biliyim demek gibi bir üslubum yok. Ben belediye başkanıyım, bu kurumun başkanıyım. O kurumda çalışan herkesten sorumluyum. Herkesin yaptığı hatadan da sorumluyum. Türkiye’yi yöneten bir partiyi Türkiye’nin en güzel şehirlerinden turizmin gözdesi Kapadokya’nın merkezi Nevşehir’i küçük düşürmeye itibarını zedelemeye kimsenin hakkı yok” şeklinde konuştu.

Haber Resimleri