AK Parti  89'ncu kez İl Danışma Meclisini topladı

AK Parti Afyonkarahisar İl Başkanlığı tarafından 89. İl Danışma Meclis toplantısında konuşan AK Parti İl Başkanı Hüseyin Ceylan Uluçay “Türkiye battı diyenlerin Afyonkarahisar’a yapılan özel ve kamu yatırımlarından haberi var mı?” diye sordu. 
Belediye Başkanı Mehmet Zeybek de “Niyetimiz 2023 seçimlerinden önce ihalesini yaptığımız işleri hizmete almaktır” ifadelerine yer verdi. 
Milletvekili Veysel Eroğlu, “Bizden önce Türkiye’yi IMF idare ediyordu” derken, Milletvekili Ali Özkaya ise “Keşke gemileri 20 yıl önce alıp doğalgazı o zaman arasaydık” ifadelerini kullandı. 
Milletvekili İbrahim Yurdunuseven de “Biz demokrat ve reformcu bir partiyiz” şeklinde konuştu. 

AK Parti Afyonkarahisar İl Başkanlığı tarafından 89. Genişletilmiş İl Danışma Meclis Toplantısı eski Et Balık Kurumunda yapıldı. 

Yoğun bir katılımla yapıldı

İl Başkan Yardımcısı İbrahim Eroğlu’nun divan başkanlığını yaptığı İl Danışma Meclis toplantısının divan üyeliklerini İl Yönetim Kurulu üyesi Ali Akcasu, Çay İlçe Başkanı Kadir Çetin, Kadın Kolları Teşkilat Başkanı Hilal Büyükben, Gençlik Kolları Siyasi Hukuki İşler Başkanı Emrullah Keser yaptı. İl Başkanı Hüseyin Ceylan Uluçay’ın açılış konuşmasını yaptığı İl Danışma Meclis toplantısında, milletvekilleri Veysel Eroğlu, Ali Özkaya, İbrahim Yurdunuseven, Afyonkarahisar Belediye Başkanı Mehmet Zeybek konuşma yaptılar. Toplantıya Genel Merkez Teşkilat Başkanlığı Koordinatörü Hüseyin Sezen ve Halil Ürün, Kadın Kolları Başkanı Ferda Ertürk, il yönetim kurulu üyeleri, Merkez İlçe Başkanı Ziya Coşkun Karadeniz, ilçe başkanları, il genel meclis üyeleri, belediye başkanları, belediye meclis üyeleri ve çok sayıda partili katıldı.

Şehitleri andı, teşkilatı tebrik etti

Toplantının ilk konuşmasını AK Parti Afyonkarahisar İl Başkanı Hüseyin Ceylan Uluçay yaptı. Uluçay, “Güneyimizde olası bir terör devleti kurulmasının önüne geçmek için yapılan Pençe Kilit Operasyonunda dün teröristlerle çıkan çatışmada şehit olan Piyade Uzman Çavuş Ömer Yıldırım ve Piyade Uzman Onbaşı Mehmet Ali Çap’a Allah’tan rahmet, yaralı 2 askerimize de acil şifalar dilerim. Görevde olan Mehmetçiklerimize de vazifelerinde muvaffakıyetler diliyorum” dedi. Uluçay, “Öncelikle her birinize Ramazan ayının bereketini hep birlikte sahada sizlerle birlikte vatandaşlarımız ile geçirmenin mutluluğunu yaşıyorum. Aziz milletimize dokunan her programda ailenizden önce davanızı öne aldığınız ve faaliyetlerde yer aldığınız için her birinize ayrı ayrı teşekkür ediyor, bundan sonraki çalışmalarımızda başarılar diliyorum” dedi. 

“Pandeminin etkilerinden 208 ülke gibi nasibimizi aldık ama IMF’den borç alacak duruma düşmedik”

“Bugün her birinizin mevcut ekonomik gelişmeleri yakından takip ettiğinizi biliyoruz” diyen Uluçay sözlerine şöyle devam etti; Ekonomide yaşanan birtakım sıkıntıların da çözümünün AK Parti kurmaylarınca zamanla ortadan kaldırılacağının bilincindeyiz. Hazine ve Maliye Bakanlığımızın düzenlemeleri ve attığı adımlar da 2020’den kalan bir pandemi sürecinin neticesi olduğunun hepimiz farkındayız. 2020 yılında dünya maalesef herkesin covid-19 adında bir hastalıkla sınırlandırıldığı bir sürece girdi. Bu süreçte dünyada birçok ülkenin kapanma ve kısıtlamaya gitmesi, gıdadan tekstile, otomotivden maden ticaretine kadar birçok sektörü etkiledi. 
Her sektörde üretimi durduran, hayatı yavaşlatan bu süreç, birçok sorunu da maalesef bugünkü şartlarda gördüğümüz üzere beraberinde getirdi. İngiltere'de başlayan tedarik sıkıntısı, ABD’deki enflasyon rakamlarının tarihi bir zirveyi görmesi, Avrupa’daki marketlerin raflarının boşalması, fiyat artışları ile devam etti. Bugün dünyada eksi enflasyonu yaşayan ve süper güç diye nitelendirilen ülkeler pandemideki üretimin kısıtlı olması kaynaklı olarak son 40 yılın tarihi enflasyon rekorlarını yaşıyor. Covid-19 salgının ülkemize ekonomik yönden olumsuz etkileri, aşılama sürecinin artması ile normalleşmeye doğru evrilmiştir. Elhamdülillah bu süreçte sağlık yönünden hiçbir dünya ülkesinin yapmadığını yaparak ücretsiz aşı imkanı sunduk ama maalesef ekonomik etkilerinden dünyadaki toplam 208 ülkede olduğu gibi biz de nasibimizi aldık ama bir çok dünya ülkesi gibi dışarıdan ya da IMF’den borç alacak duruma düşmedik. Evet bu ülke normal bir dönemde IMF’in kapısında borç para için bekleyen başbakanlar gördü ama biz dünyayı etkileyen salgına rağmen kendi yağımızla kavrulmayı başarmış bir ülke olduk. 

“Türkiye önemli bir dönüşüm fırsatı yakalamıştır”

Bugün AK Parti hükümetlerinin görevi; Fiyatları baskılamak, alım gücünü arttırmak, dalgalı kuru stabil hale getirmek ve faizi aşağı yönde çekmek olduğunu kaydeden Uluçay konuşmasında, “Bugün geçtiğimiz yıl izlerini silmeye başladığımız pandeminin ekonomik zorluklarına rağmen şehrimizde dev yatırımlar bir bir hayata geçiyor. Kısacası toparlanma sürecine girmiş bulunmaktayız. Pandeminin getirdiği şartlara bakacak olursak bugün Türkiye önemli bir dönüşüm fırsatını yakalamış olan ülkelerin başında gelmektedir. Ülkemiz ciddi bir atılıma girmiş ve asıl ihtiyacı olan yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla yoluyla büyüme esaslı Türkiye Ekonomi programını uygulamaya başlamıştır. Elhamdülillah IMF kapılarında borç aldığımız günlerden, önceliklerini dile getiren bağımsız bir ülke noktasına geldik. Türkiye artık siyasi ve güvenlik önceliklerini bizzat kendisi tayin eden ve uygulayabilen bağımsız bir ülke haline gelmiştir. Yeniden şekillenen dünyada lider ülke olma yolunda hızla ilerlemektedir. Pandeminin etkilerini yavaş yavaş üzerinden atmaya başlamış olan ülkeniz, ihracatta rekor üstüne rekor kırmaktadır. Örneğin 2022 yılında ihracatımız bir önceki yılın aynı ayı yani Mayıs ayına göre yüzde 15,2 oranında artarak 18 milyar 972 milyon dolar olarak gerçekleşmiştir” ifadelerine yer verdi. 

“Kimseyi çaresiz, kendi başına bırakmadık”

“Bu sıkıntılı süreçte AK Parti hükümetlerimiz hiçbir vatandaşımızı kendi başına biçare bırakmamış, bırakmayacaktır” diyen Uluçay konuşmasına şu örneklerle devam etti; Toprak Mahsulleri Ofisi 2021 yılında buğday alım fiyatını 2 bin 250 TL olarak belirlemiş, 2022’de de prim dahil 7 bin 50 TL olarak açıklamıştır. Hükümetimiz çok ciddi bir prim artışı sağlayarak büyük bir külfeti omuzlamış durumdadır. Geçtiğimiz yıl gerçekleştirdiğimiz yaklaşık 98 milyar liralık sosyal yardımla ihtiyaç duyan her vatandaşımızın yanında olmuştuk. Bu yıl sosyal yardım bütçemizi ek programlarla daha da güçlendiriyoruz. 15 milyar TL tutarındaki Türkiye Aile Desteği Programı’nı devreye alıyoruz. Yeni pakete e-devlet üzerinden başvurulabilecek, ödemeleri de bir yıl boyunca sürecektir. Ödemelerin ilki de kurban bayramı öncesi yapılacak programa her vatandaşımız Haziran ayının üçüncü haftasından itibaren başvurabilecektir. 

“Battığımızı iddia edenler, büyükelçilerin emri üzerine konuşuyor”

Uluçay, “Hükümetimiz her bir adımını en ince hesaplamalar sonucu sorarak sorgulayarak sonuçlarını değerlendirerek eni ile boyuyla ölçerek atıyor ve sonucunu da ona göre bekliyor. Örneğin bazı ürünlere yönelik vergi muafiyeti ince bir hesaplamanın neticesinde alınmış bir karardır. AK Parti hükümetlerimiz hassas bir çalışma yaparken birileri Çorum'u ihracat yapan bir ülke, Şanlıurfa'yı fındık diyarı, Konya'yı zengin bir ülke, Mersin'i de Güneydoğu'nun incisi olarak görmüş ve bizi çok da şaşırtmamıştır. Bu zihniyetin sürekli olarak adeta bir papağan gibi Türkiye’nin battığını iddia etmesi de öyle zannediyorum ki emir aldıkları büyükelçilerin talebi üzerinedir” şeklinde konuştu. 

“Türkiye battı diyenlerin ilçelerimize yapılan özel ve kamu yatırımlarından haberi var mı?”

Uluçay, “Bu süreçte Türkiye battı batıyor diyenler, ipi dışarıya bağlı olanlar, büyükelçilerin emri dışında konuşamayanlar, maalesef ne Sandıklı’daki, ne Dinar’daki, ne Bolvadin’deki, ne Emirdağ’daki üretim hamlelerini görmek istemiyor, görmezden geliyorlar. Bunların, Dinar’da Mısırlı bir firmanın 25 bin metre kare alanda kurmaya başladığı, 400 kişiye istihdam sağlayacağı fabrikadan haberi var mı? Emirdağ’da 300 bin metre kare alan üzerine kurulan en az 300 kişinin çalışacağı bakır fabrikasını neden görmek istemiyorlar? Yine Emirdağ’da bir kuru gıda fabrikasının 30 kişiyi istihdam edeceğini biliyor mu? Sandıklı ilçemizde 500 kişinin istihdam edildiği bir tekstil fabrikasının kurulduğunu ve yakında hizmete açılacağını biliyorlar mı? Türkiye’nin en büyük teknolojik sera projesinin Sandıklı ilçemizde kurulduğunu ve yaklaşık 2 bin kadınımıza istihdam sağladığını, Sandıklı ilçemize de yıllık 2 milyar TL getirisi olduğundan haberleri var mı? Yine Sandıklı ilçemizde 3 ay önce üretime başlayan baharat fabrikasında 100 kişiye istihdam sağlandığını biliyorlar mı? Ülke battı diyerek yaygara koparmaya çalışan ama memleketten de bir haber olan bu zihniyetin Bolvadin ilçemizdeki enerji santralinin 50 kişiye istidam sağladığından haberleri var mı? Bunların Bayat’ta yapılan 1 megavatlık güneş enerji santralinden, kapalı halı sahadan, katı atık arıtma tesisinden, Çay’da bölgenin en büyük barajından, ilçemizdeki alt yapı çalışmalarından, Çobanlar’da 500 kişinin istihdam edildiği tekstil fabrikasından, yaklaşık bin hanenin elektriğinin üretildiği biyogaz elektrik santralinden, Dazkırı’da yapılan deprem evlerinden haberi var mı? Hocalar’da yapılan mesire alanından, 200 kişinin istihdam edildiği tekstil fabrikasından, ilçede alt yapı çalışmalarının tamamlandığından, İscehisar’da yapılan kadın kültür evi, asfalt, su, kanalizasyon, sıfır atık çalışmalarından ve ilçede sadece son 6 ayda açılan mermer fabrikalarından haberleri var mı? 
Merkez ilçemizde yapımı başlanan devasa millet bahçelerimizden, teleferik projesinden, adını ağızlarına almakta imtina ettikleri Akarçay’dan, Sinanpaşa’da başlayan TOKİ konutlarından, ikinci OSB’den, 60 kişinin istihdam edildiği tekstil fabrikasından, Şuhut’ta iki aya kadar tamamlanması beklenen Millet Bahçemizden, doğalgaz yatırımından, Şuhut OSB’de 11 firmanın fabrika kurma çalışmalarına başladığından haberleri yoktur. Sultandağı ilçemizde yapılan Türkiye’nin en büyük Selçuklu Kent Meydanı çalışmasından, Türkiye’nin en iyi Gençlik Kampından, mevcut tesislerin ilave yatırımlarla daha da büyüdüğünden, ilçedeki alt yapı çalışmalarından, Evciler ilçemizde belediyemiz tarafından yapılan Güneş Enerji Santralinden, gençlere yönelik yatırımlardan, doğalgaz çalışmalarından haberleri var mı? Başmakçı’ya yapılacak hastaneden, Gençlik Merkezinden, İhsaniye’ye yapılan Frig Vadisindeki yatırımlardan, 20 kişinin istihdam edileceği salça fabrikasından ve Kızılören ilçemizdeki kamu yatırımlarından öyle zannediyorum ki haberleri yoktur. 
Çünkü bu zihniyete göre heykelden başkası yatırım değildir. Sadece bir kaçını saydığım, son 6 ay ile 1 yıl arasında yapılan bu yatırımlar, battı denilen ülkenin bir şehrindeki ilçelerde yapılan yatırımlardır” dedi. 

“CHP yalancılıkta sınır tanımayan bir zihniyetin adıdır”

“Bunlar CHP’li Şişli belediyesinin ekonomik bedeli gizlenen ve büyük bir törenle açılan köpek heykeli kadar gündeme gelmiyor belki ama vatandaşlarımızın hanesine, hükümetimizin teşvikleri ile açılmış işletmelerde kazanılan rızk, refah, huzur ve ilçelerimize kalkınma olarak dönüyor” diyen Uluçay, “İlçelerimizde bunların, çoğu bizim dönemimizde kurulan Organize Sanayi Bölgelerinin büyük bir kısmının dolduğundan haberleri var mı? Ülkenin battığına dair serap mı hayal mi görüyorlar takdir siz aziz milletimizindir ama bunca yatırım batan, iflas etmiş, ekonomisi çökmüş bir ülkede asla yapılmaz, yapılamaz! Maalesef CHP yalancılıkta sınır tanımayan bir zihniyetin adıdır. Terör örgütleri ile olan ittifaklarının açığa çıkmasından kaygılananlar yavuz hırsız rolünü ustaca oynadıklarını sanıyorlar ancak halk bu zalim zihniyete hiçbir seçimde pirim vermedi, 2023’te de vermeyecektir” dedi. 

“Cumhurbaşkanımız proje vaat ederken, bunlar intikam vaat ediyor”

Uluçay konuşmasını, “Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, gelecek nesiller için her fırsatta plan ve projelerini anlatırken maalesef zillet ittifakının zat'ları ise yıkma, satma ve yok etme projelerine hesaplaşma ve intikam alma vaatlerini de ekleyerek adeta zırvalamaktadır. Gelecek nesiller için plan ve projeleriniz nedir diye sorsak; Yıkmak, kapatmak ve intikamdan başka verecek cevabı olmayanların, bununla birlikte kendi adaylarını bile belirleme yeteneklerinin olmamayışı sürekli emir alarak çürüttükleri zihinlerinin hangi seviyeye geldiğinin ispatı niteliğindedir” ifadeleri ile noktaladı. 

“Niyetimiz 2023 seçimlerinden önce ihalesini yaptığımız işleri hizmete almaktır”

Afyonkarahisar Belediye Başkanı Mehmet Zeybek ise “2019'da göreve gelen belediye başkan arkadaşlarımız gerçekten zor bir döneme rastladılar. Ekonomik krizler, covid-19 hadisesi ve dünya genelindeki kriz halen devam ediyor ama buna rağmen gördüğüm kadarıyla Belediye Başkanı arkadaşlarımız can hıraç çalışıyorlar. İlçelerine, şehirlerine, beldelerine hizmet etmeye gayret ediyorlar. Bir ve beraber hareket ediyoruz. Zaman zaman ilçe belediye başkanlarımızla bir araya geliyoruz, istişare ediyoruz. Ben de Belediye Başkanı arkadaşlarımızın hepsini ziyaret ediyorum. Dolayısıyla bazı belediye başkanlarımız sıkıntılarından dertlerinden bahsettiler. Gücümüz nispetinde yardımcı olmaya gayret sarf ediyoruz. Kimsenin olmaz dediği, yapamaz dediği teleferik projemizin ihalesini yaptık. Yer teslimini yaptık. Bu hafta içerisinde ihaleyi alan firma yetkilisi buraya geldi. Kaleye çıktı şantiyeyi kuracakları alana asansör kulesi kurulacak. Bu kuleyi hazırlıyorlar. Makineleri ve alet edevatları çıkarabilmek için bu asansörü kuracaklar. Peşinden teleferik işine başlayacaklar. Yer tesliminde de ihaleyi alan firmadan söz aldık inşallah 2023 yılında 1 Mayıs’ta işletmeye açılacaktır. Güçlü bir firma, herkesin yatırımdan çekindiği bir dönemde 100 milyon liralık bir yatırıma girişmesi onur verici gurur vericidir. Yoncaaltı Caminin arkasında iki tane bina vardı. Orayı yıktık. Oraya tamamen Osmanlı mimarisi tarzında 32 dükkandan oluşan haftanın 7 günü açık kalacak yerleşik pazar yerimizin yıkım ihalesini yaptık. Hemen yapım ihalesine çıkacağız. Seçimlerden önce orayı da açmayı hedefliyoruz. Niyetimiz 2023 seçimlerinden önce yaptığımız ihaleleri hizmete almaktır” dedi. 

“Biz demokrat ve reformcu bir partiyiz”

AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili İbrahim Yurdunuseven ise “Değerli kardeşlerim biz Parti olarak demokrat bir partiyiz. Bakmayın diğerlerinin ‘biz demokratız, biz 100 yıl öncesinde kurulduk, şunu yaptık bunu yaptık’ dediklerine. Biz onların demokratlıklarını 1960'da gördük. Bu ülkeyi, bu vatandaşımızı kalkındırmak isteyenleri nasıl idam ettiklerini gördük. Bunu 80 darbesinde de gördük. Bir gün önce birbirlerini kırdılar ama ertesi gün sabah kalkıp da al askere alkış tutan gazetecileri gördük. Bu gazeteciler sözde demokrattı. 15 Temmuz'da gördük biz bunların demokratlıklarını. Nasıl o tankların arasından havaalanından sıvıştıklarını kaçtıklarını, nasıl demokrasiye sahip çıkamadıklarını. Dolayısıyla nasıl demokratik olduklarını o gün hepimiz sizlerle beraber gördük. Biz aynı zamanda reformcu bir partiyiz. Bakın bugüne kadar 80 ihtilalinden sonraki dönem içerisinde biliyorsunuz bir vesayet vardı. Asker gelirdi yüksek yargıdan brifing alırdı. Onlardan istediklerini yapmalarını talimatlarını verirlerdi ve akabinde zaten 28 Şubat'ı yaşadık. AK Parti iktidara geldi, bu sefer sivil yargıdan hakim yargısına geçtiler. Elhamdülillah bu vesayetin hem askeriyesini hem sivilini, yargı vesayetini kaldırdık ve ortaya milli ve yerli bir siyaset koyduk. Milli ve yerli bir siyaseti 20 yıl boyunca sizlerin sayesinde yaptık” diye konuştu. 

“Keşke gemileri 20 yıl önce alıp doğalgazı o zaman arasaydık”

Yurdunuseven’in ardından konuşan AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili Ali Özkaya ise şunları söyledi; Eğer Sayın Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan Türkiye'nin doğalgaz arama faaliyetlerini Karadeniz'de Akdeniz'de başlatmamış olsa bu doğalgaza ulaşamamış olsak çok daha fazla sıkıntılar yaşayacağız. Keşke 15-20 yıl önce bu doğalgaz faaliyetlere başlasaydık. 20 yıl önce bu gemileri alsaydık, o doğalgazı bulup da biz şimdiden kendi doğalgazımızı temin ediyor ve borularla sisteme verebiliyoruz olsaydık. Allah nasip ederse 2023'ün başından itibaren kendi doğalgazımızı sistemde kullanmaya başlayacağız. Bugünkü rezerv 30 yıl ülkenin bütün konutlarının ihtiyacını karşılayacak bir büyüklüktedir. İnşallah Allah daha yenilerini de versin. Bu enerji ile de üretim maliyetlerimiz giderlerimiz azalsın. Biz ülke olarak hükümet olarak bugün doğalgazın %70'ini sübvanse ediyoruz. BOTAŞ’ın zararı 180 milyarlık liradır. Bu rakam vatandaşımıza daha ucuz doğalgaz vermek için yapılan sübvansiyondur. Bu elektrikte de öyle. Biz özel sektörü hem güneş enerjisinde hem tribün enerjisinde birçok enerjide önünü açtık. Eğer bunlar olmasa yazın ne fabrika çalışır, ne evlerinizde klima çalışır. Kocatepeli hemşerilerimizin tapu sorunu vardı. Onu da biz hallettik. 31 Aralık’a kadar bütün tapu sahipleri müracaat etsinler, tapularını alsınlar. Bir daha asla böyle bir şey olamaz. Bu önemli bir şey. Bu her zaman olacak bir iş değil. Tabii 10 senedir biz bu konu üzerinde uğraşıyoruz. Bir hanımefendi mecliste soru önergesi vermiş konuşmuş Kocatepe’nin sorunu çözmüş. Yani bu kadar kolaysa bir soru önergesi daha var çözülsün. 

“Bizden önce Türkiye’yi IMF idare ediyordu”

Son konuşmayı AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili Veysel Eroğlu yaptı. Eroğlu, “2002 yılından önce Türkiye'nin hali neydi bir hatırlayın. Ben buradan gençlere seslenmek istiyorum; Basın mensuplarımız vasıtasıyla da tüm gençlerin bu konuyu bilmelerini istiyorum. O zaman IMF diye bir teşkilat vardı. Türkiye'yi o idare ediyordu. Başbakanlar onların önünde el pençe divan duruyordu. Ben bütün bürokrasiyi çok iyi bilen bir kişiyim. Neticede talimat verirlerdi. ‘Şu kanun çıkacak’ diye. Çünkü borç alan emir alır. 23,5 milyar dolar borç, bankalar İflas etmiş milyarlarca lira borcu bırakıp gitmişler. Bütün kurumların borçları bize kaldı. Biz iktidarı böyle bir dönemde ele aldık. O dönemde ciddi bir ekonomik kriz vardı ve Bu kriz dolayısıyla insanlar akaryakıt bulamıyordu. Akaryakıt istasyonlarının önünde uzun uzun kuyruklar vardı. Ve bu kuyruklar uzaydan bile görülebiliyordu. Biz İstanbul'dan gelirken kayınpederim ile birlikte yolda kaldık ve bir iş makinesinin sahibinden rica ederek akaryakıt aldık. Yoksa bulmak mümkün değildi, çünkü kriz vardı” dedi. 

Toplantı konuşmaların ardından basına kapalı olarak devam etti.